Sporun Zararları

 Sıklıkla, sporun sağlığı bozan bir çok faktörün kaynağı olduğu unutulur. Sporun yararlarını bir tarafa koyarak, “hasta olmak istiyorsanız spor yapın” da diyebiliriz.

Yılda milyona yakın ölümün spordan kaynaklandığı tahmin edilir. Ölümler yalnızca, otomobil yarışçıları ya da alpinistler gibi üst düzey sporcuların şaşırtıcı kazalarından kaynaklanmaz. Ölümlerin çoğu yetersiz hazırlanma yanlışlıklarından da kaynaklanır; güneş altında tenis oynamak, çok yoğun bir koşu sonrası ya da yüzerek gereğinden fazla kuvvetine güvenerek plajdan çok uzaklara açılma sonrası kramp girmesi nedeniyle boğulmaların görülmesi

Spora başlarken mutlaka çok dikkatli olunmalı ve hekimin öğütleri göz önüne alınmalıdır. Kırk yaşından sonra, sağlıklı olsanız bile, özellikle kardiyak yıkımlardan sakınmak için düzenli olarak hekim kontrolünden geçmek gerekir. Spora bağlı kazalar ve sonuçlarını 4 guruba ayırabiliriz; kalp-damar bozuklukları, travmatik sorunlar, hareket sisteminde aşırı işlevsel sorunlar ve dopinge bağlı sorunlar.

1. Hareket sistemi üzerine: hareket sisteminde görülen rahatsızlıklar çok fazladır fakat ağır bir sorun değildirler. Önem derecesine göre sıralayacak olursak;

Kas tutuklukları; bu sonunlar, aşırı bir çalışma sonrası kaslarda biriken aşırı toksinlerin, özellikle laktik asitin birikmesinden kaynaklanır. Bu olay çalışmadan 24 saat sonra başlar ve 2-3 gün kadar sürebilir. Bu durum da çok su içmeli ve kaslara yumuşatıcı pomadlar sürülmelidir. Sauna ya da sıcak bir banyo iyi bir etki sağlayabilir.

Kasılma; istemsiz kas kasılmalarıdır, refleks bir reaksiyondan, aşırı uzamadan ya da eklem travmasından kaynaklanırlar. Olayın durumuna göre kas üzerine buz ya da tersine, sıcak banyo ve masaj uygulanır.

Uzama; kas liflerinin gerilmesine neden olan, kasın elastikiyet sınırının aşılmasıdır. Bu durumda zorunlu olarak tüm masajlardan kaçınmak ve liflerin toparlanması için 10 gün beklemek gerekir.

Lif kopması; belirli sayıda kas liflerinin yırtılmasından kaynaklanır ve beraberinde kas düzeyinde bir iç kanama görülür. Masaj sakıncalıdır, iyileşme en az bir ay sürer.

Kas Yırtılması; kasın yırtılması çok ağır bir tablo oluşturur. Cerrahi bir girişim gerektirir.

Tendinit; sporcularda sıklıkla görülür. Genellikle aşil tendonunda, pubisde, diz kapağında, uyluk addüktörlerinde ve dirsekte odaklanırlar (tenisçi dirseği). Tendinitler bazen tüm sportif aktivitelerin bir süre kesilmesini zorunlu kılar.

2. Kalp-damar sistemi üzerine; kalbin, saygı gösterilmesi gereken sınırlarının bilinmesi gerekir. Bu tür riskler özellikle; uzun süreden beri spor yapmayan, hiçbir ön hazırlığı olmayan, akşam karar verip sabah başlayan, kırk yaş üzeri yetişkinlerde ortaya çıkmaktadır.

Çok anlamlı bir örnek squaç’ tır ve görünmediği kadar çok şiddetli bir spordur. Tenis ve koşu da, özellikle güneş altında uygulandıkları zaman bazen tehlikeli sporlar olarak ortaya çıkarlar.

Sigara içmek ya da önemli bir fizik aktiviteden sonra saunaya girmek gibi yanlışlardan da kaçınmak gerekir.

3.Doping;

Yıllardan beri doping sorunu kaygı verici boyutlara ulaşmıştır, 1988’ de Seul Olimpiyatlarında Ben Johnson’ un altın madalyasının geri aalındığı hatıralardadır. Doping olarak kullanılan ürünlerin listesi hayli kabarıktır, özellikle yapay olarak performansta iyileşme sağlayan anabolizanlar ön sırayı almaktadır. Bunlar çoğunlukla vitaminler gibi psikolojik etkiye sahiptirler. Üstelik, düşüncesizce bu riski göze alan sporcuların yaşam ve sağlıkları için gerçek bir tehlike oluştururlar.

Anabolizanlar; bunlar hormonlardır, erkek testosteronu olarak takdim edilirler. Yoğun bir antrenmanı uygulamak koşuluyla önemli ölçüde kas kitlesini artırırlar. Kaslarda kitle artışı görülse bile tendonların üzerine hiçbir etkileri yoktur, kasın kasılma kuvveti tarafından kopmalar olabilir.

Anabolizanlar bazen tehlikeli tendon kopuklarına yol açmaktadırlar. Bunun yanında, kadınlarda geri dönüşümü olmayan erkekleşme, seksüel yaşam bozuklukları, bazen kanser (özellikle prostat kanseri) gibi çok ağır tabloların kökenini oluştururlar.

Amfetaminler; en çok bilinen ürünlerdir, uyarıcı ilaçlardır. Açlık duygusunu, özellikle yorgunluk hissini yatıştırırlar. Yarışma esnasında öfori sağlarlar ve sporcu kendisini yenilmez hisseder. Fakat, uzun sürede önemli psikolojik bozukluklara yol açarlar, özellikle kişi sürekli olarak hallisünasyonlar ile karşı karşıya kalır.

Kortikoidler; strese karşı mücadeleye ve çabuk toparlanmaya olanak sağlarlar. Fakat, hormonal sistemi tamamen bozarlar, kas ve tendon düzeyinde ağır yaralanmalara yol açarlar, bazen diyabete neden olurlar ya da kullanımlarından uzun yılar sonra osteoporoza yol açarlar.

Kardiyak uyarıcılar; uzun zamandır, yarışma öncesi eritrosit enjeksiyonu, özellikle dayanıklılık sporlarında destekleyici rol oynadığı sanıldı. Oysa, bu doping tamamen etkisizdir ve günümüzde terk edilmiştir. Kardiyak tonik olarak bilinen ünlü efedrin bir çok öksürük şurubu ve burun damlası gibi ilaçlarda bulunur. Kafeinin aşırı tüketimi yasaktır, fakat yinede kontrole yakalanmamak için 6-8 fincan içilebilir.

Medikal kontrol; sportif bir aktiviteye başlamadan önce medikal bir kontrolün yapılması kaçınılmazdır. Bu kontrol özel bir merkezde yapılmalıdır. Bu kontrolün amacı, genel olarak bir sporu yapmaya ya da belli bir spor için olası yasaklı durumların varlığını saptamayı amaçlar. Bu durum EKG, kardiyak enzimler, röntgen ve hastanın muayenesi ile araştırılır.

Kesin yasaklı durumlar;

-yeni geçirilmiş miyokard infarktüsü

-tipik göğüs ağrısı

-konjenital kardiyopati (doğuştan kalp hastalığı)

-kardiyomiyopati (kalp kasının kasılma özelliğinin azalması)

-akut perikardit (kalp zarının iltihabi hastalığı), miyokardit (kalp kasının iltihabi hastalığı),

-kalp ritim ve iletim bozuklukları

Göreceli yasaklı durumlar;

-miyokard infarktüsü; yeterli bir aradan sonra (en az 6 ay) ılımlı egzersizi engellemez, fakat yarışma yasaktır,

-kalp ritim bozuklukları (hastanın takibi gerekir),

-göğüs ağrısı (EKG ve kardiyak enzimler normal, atipik göğüs ağrısı olursa spor yapılabilir),

-orta derece arteriyel hipertansiyon (yüksek hipertansiyon yasak) ,

-tansiyonu düşük olanlar ya da efor testinde tansiyonu yükselmeyenler

Bu incelemelerden sonra, hekim size yapabileceğiniz sporu önerecektir. Mesela, kulak ağrınız var ise suya dalmanız yasaklayacaktır.

Meme Kanseri Belirtileri ve Alınacak Önlemler

Meme Kanseri Belirtileri ve Alınacak Önlemler

     Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Meme kanserinde yaygın belirti; memeye dokununca ağrısız hissedilen kitledir. Bazı hastalarda kitle olmadan ağrı hissederler bu küçük bir grup da gözlemlenir. Göğüs değişime uğrayabilir. Ucunda aşınma hassaslaşma ve akıntı görülebilir. Bu belirtileri gözlemleyen kadın eliyle kendisi evde muayene yaparak kitlenin olup olmadığına bakmalıdır.  Meme kanseri teşhisinde ilk evrede olması hastalığın ilerlememesi açısından önemlidir. Erken teşhis hayat kurtardığı için 20 yaşından sonra her kadın kişisel göğüs kontrollerini sık yapmalıdır. 40 yaşından sonra ise risk arttığı için şu yolları izlemelidir;
  • El ile göğüste kitle kontrolü
  • Rutin doktor kontrolleri (yılda 1 kez)
  • Ve mamografi çektirmektir. ( yılda bir kez )a
  • Özellikle ailesinde meme kanseri öyküsü olan kadınlar risk altındadır. 30 yaşlarında çekilen mamografi ileride çekilecek olanlarla kıyas açısından saklanmalıdır.
  • Meme kanserinde yaş, ırk doğurganlık sayısı ve soya çekim önemli ayrıntılardır.
  • Sigara kullanımı ,kilo ,beslenme alışkanlıkları, hormon tedavileri, ilk gebe kalma yaşı, ilk adet tarihi de sorgulanılan konulardır.
Meme Kanserinden Korunmak İçin Alınacak Önlemler Nelerdir?
Riski azaltmak için belirli yollar seçilebilir;
  • Alkol tüketmemek,
  • Sigara içmemek,z
  • Doğumu 30 yaşından önce gerçekleştirmek,
  • Beslenme alışkanlıklarını düzene sokmak,
  • Stresi hayatımızdan çıkarmak,
  • Kiloyu kontrolde tutmak gibi basit yöntemler fayda sağlayacaktır…
Meme kanserinde; 20 yaşından sonra kadının kendi kendisini kontrol etmesi en önemli ayrıntıdır. Çoğu zaman başka değişik bir şey hissetmez kadın, hastalık başlamış olabilir ama her şey yolunda görünebilir. Sadece muayene esnasında hastanın kitle ile karşılaşması sonucu kötü olabilecek bir durumun önüne geçmekte atılan en iyi adımdır. Bu zamanlama genellikle adet bitimi zamanıdır. Kadın hem kitleyi kontrol etmeli hem de göğüs ucunda oluşabilecek şekil bozukluklarını dikkate almalıdır. Her kanser çeşidinde olduğu gibi meme kanseri için de en önemli kural erken teşhistir.

You can replace this text by going to "Layout" and then "Page Elements" section. Edit " About "

Popular Posts