Pages

Kas Ağrıları

Tıp literatüründe miyalaji olarak tanımlanan kas ağrılarının nedeni aşırı ve kası yoran beden hareketleridir. Yorulan kaslar zamanla yıpranır ve eğer müdahele edilmezse çok ciddi kas rahatsızlıkları oluşturabilir. "Kas Ağrılarına Ne İyi Gelir ? ve Kas Ağrısı Nasıl Geçer ?" sorularının aklınızdan geçtiği aşikar ancak bu paragrafları okursanız kas ağrıları hakkında geniş bilgiye ulaşabilirsiniz. Bilinenin aksine kaslar yeterli oranda kasılmadıkları zaman yorugn düşer. Ve buna bağlı olara hastalıklar yada kas ağrıları ortaya çıkar. Kasların genel anlamda yorun düşmesi şu şekilde özetlenebilir. Aşırı kasılan kaslar sürekli uyarı alır ve buna gerekli cevabı veremeyecek duruma gelir. Öyleki kaslar cevap veremediği için az kasılır ve kaslar yorgunlaşır. Gücü azalan ve az ağrı veren kasların temel sebebi ise yorgunluğa bağlı olarak kas hücrelerindeki potasyum iyonlarının çevreye yayılmasıdır. Kaslar çalışırken patosyumun taşınmasında en büyük pay kanındır. Kan potasyumu kas dışına taşıyarak kas içerisinde potasyumun yeterisiz hale gelmesini sağlar. Ve buna bağlı olarakta kasılmanın önüne geçilir. Faaliyeti durdurulan kasta yetersiz potasyum kanın geri getirmesiyle yerini aktif çalışmaya hazır kaslara bırakır. İşte kaslar ağrıyınca dinlenmemizin temel sebebi budur. Fakat bu her zaman böyle devam edemez. Yorulan kaslar dinlenince tekrar eski haline gelir ancak bir müddet sonra bu durum kaybolur. Zamanla yıpranan kaslar tepkilere cevap vermeyecek hale gelebilir. Ve kullanılması gerektiği zaman sizi hüsrana uğratır. Bu durumun ortaya çıkmasında laktıik asit birikinin pastadaki payı büyüktür. Bu durumun önüne geçmek için ise kaslar sıcak tutulmalıdır ve büzüşmesinin önüne geçilmelidir.

Kas ağrıları için ilaç kullanmak gerekir mi ?

Vucüt içerisinde her türlü kas ağrısı dikkate alınmalıdır. Çünkü bu ağrılar belirli bir kas hatalığının sebebi olabilir. Kas romatizmasından kalp hastalığına kadar sistematik rahatsızlıkarın habercisi olabilir. Bu tür ağrılarda öncelikle yapmanız gereken bir hekime başvurmaktır. Zira sizin için sağlık konusunda değişmez insan doktor olmalıdır. Doktor tavsiyesiyle birlikte bundan sonra yapmanız gereken en önemli iş ise aldığınız ilaçları belirli bir düzen içerisinde kullanmanız olmalıdır. Zira aksi taktirde ilaçlardan verim alamayabilirsiniz.

Kas Ağrısı nasıl geçer ?

Kaslarınız darbe görmüş, ezilmiş yada kas yırtılması olmuş olabilir. Ancak kas ağrısını maksimum duyacağınız saat aralığı 2-3 gün içerisindedir. İlk darbe gördüğünüz anda ağrıyı hissetmeyebilirsiniz. Yaklaşık 5 saat sonra göreceğiniz ağrılar belkide size ızdırap verici bir kas ağrısının belirtisi olabilir. Ezilen, darbe gören kasın içerisinde kan toplanır ve ağrı yavaş yavaş kendini hissettirmeye başlar. Belkide haftalarca sürecek olan bu ağrılar için öncelikle doktora başvurmanız önerilir. Ancak bunun yanında kası yormayacak eksersiz, sıcak su ile ovma ve belirli periyotlarla yapılmış masajla ağrı geçebilir.

Kas ağrısı kas hastalığının belirtisi olabilir.

Kas hastalıklarının temel belirti nedeni kuvvetsizlik ve yapabileceği bir işi yapamayacak dereceye gelmesiyle hissedilir. Bunun günlük hayattaki en büyük örnekleri şu şekilde özetlenebilir: Merdiven çıkamama, saç tarayamama, elleri yukarıya kaldıramama yada uzun süre elinde kitap tutamama. Bunlar günlük hayatta sık karşılaştığımız durumlardır. Bazen kaslar sistematik bir hastalığında belirtisi olabilir. Örneğin; tiroit, enfeksiyon, kalp hastalıkları.. Kas hastalıkları bazen sistematik hastalıkların belirtileriyle de seyredebilir. Bunlar nefes darlığı,ateş, kırgınlık yada halsizlik ile görülebilir.

Ayak mantarı deyip geçmeyin

Çıplak ayakla dolaşılan zeminlerde ayak mantarı kapma olasılığına dikkat...
Ayak mantarı deyip geçmeyin
Ayak mantarı oldukça sık rastlanan bir cilt hastalığıdır. Genellikle ergenlikten sonra görülür. En sık görülen ve en çok tekrar eden mantar enfeksiyonudur. Diğer mantar enfeksiyonlarıyla birlikte görülebilir. Ayak mantarı ve benzer hastalıklara tinea enfeksiyonları denir ve saç, tırnak ve dış deri gibi dokularda yaşayabilirler. Nemli ve ılık bölgelerde ürerler. Bayındır Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Pınar Öztaş, sıkı ayakkabılar giyilmesi, cildin uzun süre nemli kalması, küçük tırnak ve cilt sıyrıklarının duyarlılığı arttırabileceğine dikkat çekti.
Mantar enfeksiyonunda kaşıntı ve kötü koku sık rastlanan şikayetlerdir. Her mantar enfeksiyonunda koku ve kaşıntı görülmeyebilir, ayak mantarları çok farklı görünümlerde olabilir. Mantarlar, parmak araları ve altlarında kepeklenme, yarık oluşumu ve beyazlama ile seyredebileceği gibi, ayak tabanının yan ve ortasında izlenebilen derin yerleşimli su toplamaları şeklinde de olabilir. Ayak mantarı ayak tabanında izlenen yaygın ince beyaz kepeklerle de seyredebilir. Bu kepekler ya da hücre artıkları bulaştırıcıdır. Mantar enfeksiyonu bulunan bir kişiyle aynı ayakkabı ve terliklerin giyilmesi en sık bulaşma yoludur. Nemli ortamlar mantarın çoğalabilmesi açısından önemli ve gereklidir.
Alınması gereken önlemler...
Ayak temiz, serin ve kuru tutulmalıdır. Pamuklu, yün gibi emici maddelerden yapılmış çoraplar tercih edilmelidir. Ayakkabılar ayağa tam olmalı ve böylece ayağa ya da tırnaklara travma azaltılmalıdır. Dar burunlu, yüksek topuklu, eski, yıpranmış ayakkabılar kullanılmamalı, asla çorapsız ayakkabı giyilmemelidir.
Yüksek yoğunlukta mantar sporları içerebilecek, halı döşeli zeminler, banyo yerleri, duşlar, jimnastik salonları, soyunma odaları, yüzme salonları, hamamlar gibi yüzeylerde yalın ayak yürümekten kaçınılmalıdır.
Tırnaklar kısa ve düz kesilmelidir. Normal ve anormal tırnakları kesmek için farklı tırnak makasları kullanılmalıdır.
Vücudun diğer kısımlarında tinea pedis ve yüzeysel mantar enfeksiyonlarına varsa mutlaka tedavi ettirilmelidir.
Kaşıntı, kızarıklık, sulanma, su dolu kabarcıklar, normal görünen tırnağın renginde değişme gibi durumlarda tinea pedis veya tırnak mantarından şüphelenilmelidir.

Huzursuz Bacak Sendromu



huzursuz-bacaklar-

Geceleri bacaklarınızın ağrısından duramıyor ve sürekli hareket ettirme ihtiyacı hissediyorsanız Huzursuz Bacak Sendromu ile karşı karşıya kalabilirsiniz.
Huzursuz bacak sendromu bir uyku bozukluğudur. Bacaklarda huzursuzluk uyku esnasında hareket ettirme ihtiyacı doğurur. Bu his genellikle uyku veya dinlenme sırasında görülür. Bacakları kaşıma, çırpma, hareket ettirme, uyuşma ve çekme görülebilir. Ayrıca bacaklar ani ve şiddetli bir şekilde de kasılabilir. Bu hareketler kişinin uykusunu böler ve gün boyu uykusuzluk haline neden olur. Kalkıp biraz yürümek ve ayakları hareket ettirmek fayda sağlayabilir. Uzanmak ve bacakları sabit tutmaya çalışmak ise tam tersi etki yapacaktır.
Huzursuz bacak sendromuna neyin sebep olduğu bilinmemektedir ve kesin bir tedavisi yoktur. Bu her yaşta kendini gösterebilen bir rahatsızlıktır. Ancak hastalığın belirtilerini tetikleyen bazı faktörler vardır.

• Uzun araba veya uçak yolculukları
• Aşırı yorgunluk
• Kafeinli içecekler ve yiyecekler
• Alkol tüketimi
• Bazı ilaçlar
• Diğer Sağlık sorunları

Huzursuz bacak sendromu teşhisi konmasını saylayan belirli bir test yoktur. Bir sağlık uzmanı kişinin sağlık geçmişini inceler, bir dizi laboratuar testi yapar ve başka rahatsızlıklar olma ihtimalini de göz önünde bulundurur. Bazılarında bu sendromun teşhis edilmesi için bir gece boyunca doktor kontrolünde uykusu incelenir.

Huzursuz bacak sendromu olan kişilerin dikkat etmesi gerekenler şunlardır:
• Kafein ve alkolden uzak sağlıklı bir beslenme düzeni
• Aynı saatte yatağa girip her gün aynı saatte uyanmak ve uyuduğunuz yatağın hijyen açısından elverişli olması
• Bacaklara masaj uygulamak ve esnetmek
• Sıcak bir duş almak
• Bacaklara soğuk ya da sıcak kompres uygulamak

 

Hafızanızı Korumanın 10 Basit Yolu

 

1. Hafızanızın araç gereç çantasını doldurun

Örneğin; kendi kendinize konuşmak, sözel hafıza izleri yaratır. Kelimelerin baş harflerinden oluşturulan kelimeler ya da tekerlemeler hafızanızı uyarmaya yardımcı olur. Gruplamak da, hatırlamaya yardım edecek bağlantı izlerini oluşturmak için önemlidir. Tekrarlamak, bilginin kısa süreli hafızanızda kalmasına yardım eder.


2. Motive edicinizi bulun ve girişimde bulunun

Hafızanızın gelişmesi motivasyona dayanır. İnsanlar motive edildiklerinde, yaşadıkları şey kalıcı anılarıyla birleşsin diye dikkat ederler ve konsantre olurlar.


3. Hayattan keyif alın

Hayattan keyif almak için, öncelikle yaşadığınız acılarla başa çıkabilmeniz gerekir. Hayatı anlamaya çalışmak ise, sizi yeni bilgi arayışına ve bu bilgiyi hatırlama isteğine götürür. İlişkiler hayatımızın zenginleşmesine katkıda bulunduğundan, hafıza için önemlidir.


4. Odaklanma gücünüzü artırın

Dikkatinizi odaklamak, bazı şeylerin siz istediğiniz sürece zihninizde kalmasını sağlar.


5. Zihinsel müdahaleleri geçersiz kılın


Konsantre olmak, dikkat dağınıklıklarını ve müdahaleleri göz ardı ederek, dikkat etmeyi sürdürmektir. Hafıza yardımcılarınızı daha çok kullanmak, aynı anda birden çok şeye odaklanmamak ve atacağınız adımların hızını belirlemek, dikkat dağınıklığıyla ve müdahaleyle başa çıkma stratejileridir.


6. Öğrenmenize ve hayatınıza önem verin

Hafızanız zaten düzenlidir. Hafıza izleri halihazırda düzenli olarak depo edilir ve siz olayları, insanları ve bilgiyi düzenli birimler halinde hatırlarsınız. Öğrenmeye düzen vermenin dışında zamanınızı ve çevrenizi de düzenlemek hafızanızı geliştirecektir.


7. Sağlığınıza önem verin

Sağlığı korumak için plan yapmak hafızanın iyi çalışması için esastır. Bu plan dengeli beslenmeyi, egzersiz yapmayı, toksik maddelere maruz kalmayı en aza indirmeyi ve düzenli doktor kontrolünden geçmeyi kapsar.


8. Stres ve depresyonla başa çıkın

Ruhsal durumlar ve duygular, hafızayı olumsuz yönde etkiler. Bunlardan korunma yollarını denemelisiniz.


9. Yaşlanma sürecini anlayın

Yaşla bağlantılı duyusal değişiklikler hafızanız için önemli. Stratejilerle bundan kurtulabilirsiniz.


10. Kendinizin rehberi olun

Tutumunuzda ve hayat tarzınızda hafızanızın daha iyi olmasını sağlayacak olumlu değişiklikleri yapabilirsiniz.

Sırt Ağrıları ve Sebepleri

Yazdır e-Posta
Anatomi
Sırt bölgesi 12 adet omur ve bunların arasındaki disklerden oluşmuştur. Ayrıca her bir sırt omuruna iki adet kaburga kemiği eklem yapar ve göğüs kafesini oluşturur. Sırt bölgesi boyun ve bele göre daha az hareketlidir. Bu sebeple fıtık, kireçlenme, gibi hastalıklardan daha az etkilenir.

Sırt ağrılarının sebepleri nelerdir?
Sırt ağrıların bir çok sebebi vardır.

  • stres ( sabah yorgunluğu, bitkinlik, yaygın başağrıları)
  • duruş bozuklukları( bilgisayar kullanma, şoförlük)
  • kamburluk
  • omurganın yana eğrilikleri
  • juvenil kifoz(özellikle gelişme döneminde erkek çocuklarda görülen bir çeşit kamburluk)
  • hiparostosis ( daha çok erkeklerde görülen bir çeşit kireçlenme )
  • iç organlardan yansıyan ağrılar
  • interkostol nevralji
  • sırt bölgesinde fıtık ve kireçlenmeler boyun bölgesindeki fıtık ve kireçlenme ağrılarının sırta yansıması ( bu durumda özellikle kürek kemikleri arasında ve altında ağrı olur )
  • osteoporoz ( kemik erimesi )
  • iltihaplı romatizmalar ( ankilozan spondilit )
  • multipl miyelom ( bir çeşit kemik tümörü )
  • kemik tüberkülozu
  • çökme kırıkları
  • iyileşmiş omurga kırıkları
Sırt ağrıları hangi durumlarda tehlikelidir?
  • şiddetli ağrı
  • gece terlemesi
  • zayıflama
  • boy kısalması
  • bacaklarda kuvvet kaybı, uyuşma
  • kan tahlilinde yüksek sedimantasyon, idrarda protein
  • solunum sıkıntısı
Sırt ağrısına yukarıda bulgular ve belirtiler eşlik ediyorsa durum ciddiye alınmalı ve mutlaka ileri tetkikler yapılmalıdır.

Sırt ağrıları büyük çoğunlukla mekanik, dejeneratif bozukluklar ya da bel veya boyundan yayılan ağrılara bağlıdır.

Tedavi nasıldır
Mekanik ve dejeneratif bozukluklara bağlı sırt ağrılarının tedavileri birbirine benzer. Kas gevşeticiler, antiromatizmal ilaçlar, yüzeysel etkili pomatlar, ağrı kesiciler ve antidepresan ilaçlar en sık kullanılan ilaçlardır. Sırt ekstansiyon egzersizleri, bel fleksiyon egzersizleri, boyun egzersizleri ve omuz kaslarını kuvvetlendirici egzersizler en sık yapılan egzersizler. Fibromiyalji ve miyofasial ağrılı hastalarda tetik nokta enjeksiyonları ve soğuk spray uygulamaları oldukça faydalıdır.

Fizik tedavi uygulamaları çoğu hasta için tedavi edicidir. Mekanik ve dejeneratif hastalıkların dışındaki hastalıklar sebeplerine göre tedavi edilirler.
 

Limon Her Derde Deva Şifa Küpü

 




Yemeklerde, salatalarda, çayda hatta maskelerde bile kullanılan limon insan sağlığına olan faydasıyla bir nevi ilaç gibi.
Ortaçağ kaşifleri, tarih içinde sürekli büyüyen bir şekilde, iskorbüt hastalığından korunmak için limondan faydalandı. Viktorya döneminde yaşayanlar ise bir statü sembolü olarak evlerinde yetiştirdi…
Bu Sarı meyveler aynı zamanda eski insanlar tarafından çeşitli zehirlere karşı bir panzehir, bir ilaç olarak ve böceklere karşı da kullanılıyordu.
BOĞAZ AĞRISI
Balla karıştırılan limon, şurup yerine, boğaz ağrınızı kısa dönem geçirebilecek doğal bir yöntem. Bir bardak sıcak suyun içine limon suyu ve bal karıştırın ve yudumlamadan önce biraz ılınmasını bekleyin. Mayo Clinic’e göre bal boğazı sarıp yumuşatıyor, limon ise mukusları gideriyor.
SİVİLCELER
Limonun içindeki sitrik asit akne problemlerini yenmeye yardımcı oluyor The Lemon Juice Diet’i yazan Theresa Cheung’a göre. Limon suyunu yine ballı su ile karıştırıp sorunlu bölgeye sürmeli ve durulamadan önce en az yarım saat beklenmelisiniz, her gün günde 2 kez.
YORGUNLUK
Öğleden sonraları enerji kaybı mı hissediyorsunuz? Experimental Biology and Medicine’da yayınlanan bir çalışmaya göre, limon yağı beyin aktivitesini yükseltiyor.
Yani gün içinde bileklerinize birkaç damla damlatmak ve hafifçe ovmak çok iyi gelebilir.
NEZLE VE GRİPLER
Çaya ya da sıcak suya limon sıkmak ve onu içmek, gösterişli paketlerde satılan vitaminlerin sağlayacağı ekstra vitamin görevini görecektir. İşin numarası, doğru zamanda başlamak, Mayo Clinic’e göre hastalanacağınızı anladığınız an bu küre başlamalısınız. Öyleyse o suyun içine biraz daha bağışıklık sistemi destekleyici limon sıkın!
BÖCEK ISIRIKLARI
Arı iğnesi ya da sivrisinek ısırığından mı muzdaripsiniz? Bir çay kaşığı balla karıştırdığınız limon yağıyla ısırığın acısını dindirebilirsiniz.
GÜZELLİK
Tırnak lekeleri: Oje kullanan bayanların tırnakları genellikle bir süre sonra sararır, limon suyu ile ovulduğunda temiz ve taze tırnaklara kavuşmak mümkün.
SERT DİRSEK VE TOPUKLAR
Limon suyu ve sıcak su ile ovulan dirsek ve topukları duruladıktan sonra kullanacağınız nemlendirici ile harika sonuçlar alacaksınız.
KÖTÜ NEFES
Nefesinizin koktuğunu mu hissediyorsunuz? Ağzınızı limon suyu ile çalkalamanız dişinizdeki ve dilinizdeki bakterileri öldürecektir. Ama daha sonra ağzınızı normal su ile çalkalamayı unutmayın çünkü limondaki asit dişleriniz için
ŞİŞLER
Ekşi limon temreye yararlıdır.
HAREKET ORGANLARI
Onun yağı, gevşekliğe iyi gelir; eğer yağı kabuğundan ayrılırsa, felce iyi gelir ve ekşisi sinirlere zararlıdır.
BAŞ ORGANLARI
Limon, yüz felcine iyi gelir; pişmiş limon ağız kokusunu gerçekten giderir.
GÖRME
Ekşi Limon ile hazırlanan damlalar gözün sarılığına iyi gelir.
SOLUNUM
Ekşi limon, sıcak (sıkıntılı) kalp çarpıntısını giderir ve meramalatı boğaz ve akciğere çok yararlıdır. Lakin ekşi limonun göğüste kötü etkisi vardır ve limonun sütü sirke ile pişirilirse ve ondan yarım şekerle (4 onz tıbbi ölçü, sıvı ölçüsü olarak 6 onz, 2 ölçü küçük kaşık) içilirse, sülük denen hayvanı öldürerek vücuttan atılmasını sağlar.
BESLENME
Onun eti mideye zararlıdır, ekşime yapar. Marmelatı yenmelidir veya marmelatı balla birlikte yemek uygundur; bu şekilde yenirse, hazmı kolaylaştırır ancak yine de fazla yenmemelidir. Ancak, onun yaprağı mideyi ve bağırsakları kuvvetlendirir ve onun çiçekleri ve kabuğu eğer yemek pişirilirken içine katılırsa, sindirime yardımcı olur.
Kabuğun kendisi pişirilmeyip, öylece yenirse, hazmedilmez. Onun kabuğunun pişmişi kusmayı önler. Onun ekşi suyu mide cidarına yararlıdır. Ekşi limon sarılığa da yararlı olur. O, safravi kusmayı önler ve açıcı etki gösterir. Limon kullanılacaksa, ondan önce ve sonra hiçbir şey yenmemesi gerekir.
CİNSEL İSTEĞİ TESKİN EDER
Limonun etli kısmı, kulunç ağrısına sebep olur. Ekşi limon, karına kötü etki yapar; safravi ishale faydalıdır; çekirdeği (tohumu) basur memelerine yararlıdır. Onun çekirdeğinde güçlü bir müshil etkisi vardır ve ekşi öz suyu kadınlardaki aşırı cinsel isteği teskin eder.
ZEHİRLEME
Onun çekirdeklerinden 2 dirhemi kaynamış şuruplu veya sıcak suyla kullanıldığında, bütün zehirlenmelere karşı etkilidir. Özellikle, akrep zehirlerine karşı ağız yoluyla (oral yolla) veya akrebin soktuğu yere merhem şeklinde uygulanırsa, faydası görülür.
Kabuğu da aynı etkiyi gösterir. Şurup şeklinde, yılan sokmalarına karşı ağız yoluyla alınırsa yararlıdır; aynı zamanda, kabuğunun merhemi de (hayvanın soktuğu yere tatbik edilirse) yararlı olur.
KULLANIMI
Meyve öncelikle suyu için kullanılır, eti ve kabuğu Aşçılık ve fırında pişirmede kullanılır. Limon suyu yaklaşık % 5 asittir. pH değeri 2 ila 3 arasındadır.
Özellikle Çorbalarda yemeklerde salatalarda lezzeti arttırmak sindirimi kolaylaştırmak vucut direncini kazanmak için kullanılan önemli bir C vitamini kaynağıdır. Limon suyu ile haşlanan tavuk daha lezzetli olur. Limon ve misket limonu halihazırda limonata olarak sunulur, veya içeceklerde garnitür olarak, buzlu çay veya alkolsüz içeceklerde bir dilim şeklinde bardağın içinde veya kenarında kullanılır.

    Tırnak Batması Durumunda Yapılması Grekenler

Ayak tırnağının batmasının çeşitli sebepleri olabilir. Tırnağı yanlış kesmek tırnak batmasına neden olabilir. Tırnak Batması Nedenleri
Tırnak batmasının en sık nedenleri tırnakların yanlış kesilmesi ve ayak yapısına uygun olmayan dar ayakkabı kullanımıdır. Bunun dışında genetik yatkınlık, fazla kilolar, gebelik, darbeler, aşırı ayak terlemesi gibi pek çok nedenle tırnak batması gelişebilir. Ayrıca tırnakların aşırı kavisli ya da ince olması da tırnak batmasını kolaylaştırır.
Kimlerde ve Hangi Yaşlarda Görülür?
Her yaşta görülebilmekle birlikte en sık gençlerde ve ayak baş parmak tırnaklarında izlenir. Tırnak Batmasının Belirtileri Şiddetli ağrı, Tırnak çevresindeki deride, kızarıklık, şişlik ve akıntıdır.
Tırnak Batması Tedavisi
Tırnak batmasının tedavisinde uygulanacak yöntem batığın şiddetine, evresine göre değişir. Erken evrede tırnak yan kısımlarında ağrı veya ağrı ile birlikte çevredeki deride kızarıklık ve hafif şişlik görülür. Bu evrede tırnağın batık kısmının altına bir parça pamuk konulması yeterlidir. Bu pamuk parçası tırnak ile deri arasında boş bir alan oluşturarak tırnağın ete batmadan uzamasını sağlar.
Şiddetli Tırnak Batması Durumunda Ne yapılır? Nasıl tedavi edilir?
Hafif tırnak batması tedavi edilmediğinde tırnağı çevreleyen derideki şişlik artar, ağrılı ve kolay kanayan bir doku oluşur. Bu ileri evrede tırnak batması cerrahi yöntemlerle tedavi edilir. En sık uygulanan yöntem olan matrisektomi yönteminde tırnağın batan kısmı ile birlikte tırnak kökü de çıkarılır ve bu bölümler dikiş atılarak kapatılır. Etkili bir uygulama olmakla birlikte ağrılı ve iyileşme süresi oldukça uzundur.
Son yıllarda ise şiddetli tırnak batıkları fenolizasyon yöntemi olarak adlandırılan yeni bir uygulama ile tedavi edilmektedir. Bu uygulamada tırnağın batan kısmı çıkarıldıktan sonra tırnak kökünün batan tarafına ve tırnak yatağına fenol adı verilen özel bir solüsyon sürülür. Fenol, tırnak kökü ve tırnak yatağını kimyasal olarak tahrip eder. Böylece bu taraftan tırnak çıkmayacağı için tırnak batması kalıcı olarak engellenmiş olur. Bu işlem sırasında kanama olmaz ve dikiş atılmasına da gerek yoktur. Genellikle ağrısızdır ve uygulamadan sonra 2-3 gün içinde ayakkabı giymek mümkündür. Uygulanması kolay olan bu yöntemin etkinliği çok yüksek ve tekrar etme olasılığı da yok denecek kadar azdır.
Tırnak Batmasını Önlemek İçin:
- Tırnak batmasına engel olmak için yapılması gereken ilk ve en önemli şey tırnakların doğru kesilmesidir.
- Tırnaklar düz kesilmeli ve hafif törpülenmelidir.
- Çok kısa kesilmiş tırnaklar da kolay batar. Bu nedenle çok kısa kesilmemelidir.
- Ayrıca çok dar ve sivri burunlu ayakkabılar giyilmemelidir.

 

Akciğer Atardamarının Pıhtılaşıp Tıkanması , Akciğer Ambolisi



AKCİĞER AMBOLİSİ
Akciğer ambolisi, akciğer atardamarının ya da dallarından birinin bir pıhtıyla tam olarak ya da bir ölçüde tıkanmasıdır. Pıhtının kökeni çoğunlukla bacak toplardamarıdır.Pıhtı( toplardamar yoluyla sağ kalbe çıkar ve akciğer atardamarı düzeyinde takılır.
Akciğer ambolisi çok yaygındır ve toplumdaki ölümlerin önemli bir bölümünü oluşturur.
Bir pıhtının oluşmasını çoğunlukla, birlikte bulunan değişik etmenler kolaylaştırır:
— pıhtılaşma bozuklukları (trombosit sayısında artma, kanın pıhtılaşma eğiliminin artması);
— toplardamar çeperi bozuklukları, varis, bir toplardamarın bir ur tarafından sıkıştırılması;
— uzun süre yatmanın ya da kalp yetmezliğinin kolaylaştırdığı dolaşım yavaşlaması.
Kalp hastası olmayan kişide ambolinin kökeni çoğunlukla bacak toplardamarlarından biridir (hastaların 2/3′den çoğunda, baldır toplardamarları ya da bacak arka toplardamarları); bazen hasta bir toplardamar, sözgelimi leğen ya da karın toplardamarları olabilir.Kalp hastalarında da amboliler çoğunlukla bacak toplardamarları kökenlidirler; kulakçık ya da karıncık kökenli olmalarına ender raslanır.

Akci%C4%9Fer Ambolisi Akciğer Atardamarının Pıhtılaşıp Tıkanması , Akciğer Ambolisi
İlk sonucun akciğer atardamar basıncındaki yükselme olduğunu ortaya koymuştur. Ansızın ortaya çıkan bu yüksek basınç, değişik derecededir ve başlıca iki etmenin sonucudur. Birincisi, sırf mekanik kökenlidir: Atardamar yatağının yüzde 60′dan çoğunun pıhtılarla tıkanması, yüksek basıncı ortaya çıkarır. İkinci etmen sinirseldir: Pıhtının atardamar çeperini tahriş etmesi, atardamarın refleks olarak büzülmesine yolaçar.Akciğer atardamarı yüksek basıncı, sağ karıncıkta basınç yükselmesine ve karıncık boşluğunun genişlemesine yolaçar. Bu durumda sağ karıncık zorlanır ve yetmezlik ortaya çıkabilir. Yetmezlik de, çevresel toplardamarların basıncının yükselmesine yolaçar.Akciğer atardamarı yüksek basıncı ve sağ kalp yetmezliği, kalp atım hacminin düşmesine (genel dolaşımda düşük basınçla birlikte) ve kalp atardamarlarından geçen kan miktarının azalmasına yolaçar.Akciğer ambolisinin en büyük nedeni toplardamar iltihabıdır.
Toplardamar iltihabı bacak toplardamarlarından birinde, dolaşımı güçleştiren bir pıhtının oluşmasıdır. Pıhtı her an parçalanarak dolaşıma karışabilir ve böylece akciğer ambolisine yolaçabilir. Amboliye yolaçan toplardamar iltihapları üç gruba ayrılır: Ameliyat sonrası, doğumla ilgili ve hastalığa bağlı toplardamar iltihapları.Prof. Hines’a göre, karşılaşılan toplardamar iltihaplarının yüzde 50’si ameliyatlardan sonraki 8.-14. günler arasında ortaya çıkmaktadır. Bu toplardamar iltihaplarına çok değişik ameliyatlar sonrasında raslamr: Organların çıkarılması (prostat, apandisit, v.b.); özellikle bacak kırıklarından sonra ortopedik cerrahi (alçı bölgesi toplardamarı iltihapları). Ancak, önemi ne olursa olsun bütün ameliyatlardan sonra, ilk haftalar süresince amboli tehlikesi olduğunu unutmamak gerekir.

Sağlıklı Yaşam İçin Yapılması Gereken 29 Şey

Amerika nın bu aralar belki de en popüler doktoru Hint asıllı Sanjay Gupta, modern tıp ve ilaç endüstrisi kadar Doğu'nun reçetelerine de aşina bir isim. Halen Emory Üniversitesi'nde Nöroşirurji Doçenti olan Dr.Gupta aynı zamanda TIME dergisinde köşe yazarlığı da yapıyor.
Yazdığı ‘Chasing Life' (Hayatın Peşinde) adlı kitabı New York Times en çok satanlar listesine girdi. Dr.Sanjay Gupta uzun ve sağlıklı yaşam için 29 maddelik bir liste hazırladı. İşte o liste:

1. Kaliteli beslenin. Taze meyve ve sebze, balık, fındık, yeşil çay mutlaka menünüzde bulunsun
2. Akciğerleri çalıştırın. Düzenli egzersiz yaparak ciğer kapasitenizi 50 yaşından sonra bile %25 artırmanız mümkün
3. Sigarayı kesinlikle bırakın. 
4. Doğru nefes almayı öğrenin. İdeali karından alınan dakikada 12-14 nefestir
5. Kilonuza dikkat edin. Her fazla kilo, eklemleriniz üzerinde gereksiz bir yüktür
6. Kahvaltıyı asla ihmal etmeyin. Kahvaltıda lifli gıdalar almaya dikkat edin.
7. Kaslarınızı çalıştırın. Düzenli çalışmayla 12 hafta içinde orta yaşlarda bile kas gücünüzü geliştirmeniz mümkündür
8. Seks hayatınızı ihmal etmeyin. Seks yapmak, yalnızca egzersiz olarak değil, vücuttaki hormon salgılarının düzenli şekilde devam etmesi için de gerekli bir aktivitedir.
9. Formunuzu koruyun. Yoga ve pilates yararlı ama yüzmek ve yürümek de asla ihmal edilmemesi gereken egzersizler
10. Yağ dengenize dikkat. Vücut için en iyi yağ balıkta ve cevizde bulunur
11. Vücuttaki pas ve tortuyu atın. Miktarda aşırıya kaçmamak şartıyla yeşil çay, siyah çikolata tüketin.
12. Kötü diyetlerden uzak durun. Kemik sağlığı için her yaşta kalsiyum almanız gerektiğini unutmayın
13. Güneşlenmeyi ihmal etmeyin. Her gün birkaç dakikalığına da olsa gün ışığına çıkın. Vücudunuzun D vitamini üretebilmesi için güneş ışığına ihtiyacı var
14. Günde en az bir buçuk litre temiz su için. İdrarının rengini kontrol edin, eğer sarıysa yeteri kadar su içmiyorsunuz demektir.
15. Yürüyüşe çıkın. Düzenli yürüyüş östrojen riskini azaltır, stresi önler
16. Kalbinizi koruyun ve güçlendirin: B vitamini, magnezyum ve çinko almayı unutmayın. Havuç, lahana, avokado, fındık ve sarımsak mutfağınızdan eksik olmasın
17. Tansiyonunuzu takip edin. Tuz, aşırı kilo ve stres, tansiyon riskini artıran faktörlerdir. 
18. Kalbinizi kontrol ettirin. Yılda bir kez check-up yaptırın
19. Stresten uzak durun.
20. Güneşte uzun süre kalacaksanız mutlaka UV filtreli güneş yağı kullanın.
21. Şeker tüketiminizi azaltın. Canınız tatlı çektiğinde bitter çikolata tercih edin.
22. Günde en az 7 saat uyumayı ihmal etmeyin23. Cildinizi besleyin. A, C ve E vitaminleri içeren cilt losyonu kullanın. 
24. Vücudunuzun ihtiyaçlarını öncelik sırasına sokun. Gün 24 saat. Bunu üçe bölün: 8 saati çalışmaya, 8 saati kendinize ve 8 saati uyku ve istirahat için ayırın
25. Gününüzü planlayın. Planlı yaşamak, vaktinizi daha verimli ve yararlı geçirmenizi ve stresten kaçınmanızı sağlar
26. Dişlerinize iyi bakın. Günde en az iki kere dişlerinizi fırçalayın, kahveyi fazla içmekten kaçının. 
27. Şeklinizi koruyun. Vücudunuz bütün gün televizyon veya bilgisayar başında oturmak için dizayn edilmedi. Kalkın, hareket edin.
28. Olumlu düşünün. Uzmanlar ‘varlığıyla mutlu olduğunuz' şeyleri düşünmenizi tavsiye ediyorlar. Pozitif düşünce hem sizi genç tutar, hem stresi azaltır
29. Zihinsel bakımınızı ihmal etmeyin. Televizyon karşısında çok fazla vakit geçirmek bunama riskini artırıyor. Yeni bir şeyler öğrenip yeni alışkanlıklar geliştirerek zihinsel faaliyetlerinizi aralıksız sürdürün.

You can replace this text by going to "Layout" and then "Page Elements" section. Edit " About "

Popular Posts